Dövme ve Piercing
Sağlık Açısından Zararlı Mı?
Dövme ya da bir başka ifade ile tatoo, cildimize
yapılan resim, figür ve desenlerin genel adlandırmasıdır.
Derimize renk vermeyi sağlayan pigment ve boyaların deri altına
bazı tekniklerle yapılması sonucu oluşmaktadır.
Bir başka tercih olan piercing
ciltte ya da cilt altı yağ tabakası veya kıkırdak gibi dokuların
bazı yöntemlerle delinerek vücuda takı takma sanatı olarak
isimlendirilmektedir.
Tabi dövme ve piercing ne geçmişte ne günümüzde sadece genç
nüfusta değil, özellikle son yıllarda tüm yaş gruplarında epey
popüler hale geldiğini gözlemleyebiliyoruz.
Dövme ve piercing yaptırma nedenleri genellikle
birden fazla faktöre bağlıdır.
Kişinin bireysel tutum ortaya koyma, yaşam koşulları, grup baskısı,
çekiciliği arttırdığı düşüncesi dövme ya da piercing gibi unsurlarda
yaptırmaya ve karar almada ciddi rol oynayabilmektedir.
Fakat son yıllarda uygulama sayısı ve uygulayıcılar arttıkça yan etki
sıklığı da gözlemlenebilmektedir.
Dövme, uygulaması için, dakikada 50-3000 adet delik açan elektrikli
aletler kullanılmaktadır.
Söz konusu boyalar genellikle
metal tuzlarından oluşurlar
Özellikle bireylerde dövmenin yan etkisi olarak alerjik
kontakt dermatit sık görülebilmektedir.
Ayrıca bu alerjik reaksiyon sadece dövme yapılan alanda kalabildiği
gibi vücudun diğer kısımlarına da yayılabilmektedir.
Dövme yaptırma uygulamasından sonra travma ve boyanın etkisiyle
akut dönemde kızarıklık ve şişlik ortaya çıkabilmektedir.
Bu durum bireyden bireye değişebilmekle birlikte
yaklaşık 1-2 hafta kadar sürebilmektedir.
Geç dönemde yani dövme uygulaması yaptırdıktan
aylar yıllar sonra,
geç tip alerjik reaksiyonda gelişebilir.
Bu gecikmiş alerjik reaksiyonlar haftalar hatta aylar sonra bile
ortaya çıkabilmektedir.
Ayrıca cilt altında ele gelen sertlikler söz konusu bile olabilir.
Bunlar granuloma yapısı dediğimiz yabancı cisim reaksiyonuna
neden olabilir.
Dövmede enfeksiyon
riski mevcuttur
Maalesef temizlik ve hijyen koşullarına itina edilmemesi sebebi ile
yumuşak doku enfeksiyonu, abse oluşumu olabilir.
Hepatit B, hepatit C ve HIV enfekiyonu bulaşılıcılığı
yaşanabilecek olası durumlar arasındadır.
Tabi ayrıca siğillerin bulaşmasına sebep bile olabilir.
Piercing uygulamasını yaptıran bireyler genelde dil, kulak, göbek,
meme ucu ve genital bölgeleri
kullanılmakta ve tercih edilebilmektedir.
Piercing yönteminde takılacak ürün olarak titanyum, tıbbi çelik
platin, altın, niobyum gibi yüksek kaliteli malzemeler
tercih edilmeli ve kullanılmalıdır.
Nikel ya da uzak doğu ülkelerinden gelen ucuz ürün tercih edilmesi
ve kullanımı neticesinde ise
alerjik reaksiyon (kızarıklık, şişlik ve kaşıntı) oluşabilir.
Bunun yanı sıra işlemi yapan bireyin insan anatomisini iyi bilmeli ve
sterilizasyon koşullarına özen göstermesi önemlidir.
Sterilizasyon koşullarına dikkat edilmezse enfeksiyon gelişim riski
artabilmektedir.
Takılan bölgede kızarıklık, şişlik ve akıntı olabilir.
Tüm bunların haricinde tabi olasılık dahilinde olan hepatit B, hepatit
C, tetanoz ve HIV virüsü geçişleri bile olabilir.
Ayrıca dile takılan piercing dişlere zarar bile verebilir,
kişinin tat alma duyusunu da etkileyebilir.
Ayrıca takılan bölgede skar dediğimiz izlere neden olabilir.
Nasıl dövmede olduğu gibi önemliyse piercingde de alerjik durumlar
ya da yan etki gelişimi
ve tabi uygulayan kişinin, ortamın, piercing sonrası bakımın
koşulları ile yakın ilgilidir.
Özellikle dövme ve piercing uygulamalarından önce tatanoz aşısı
yapılması, hijyen koşulları uygun ortamın seçilmesi, işlem sonrası
bakımın uygun yapılması yan etki riskini düşürebilir ve azaltabilir.
Fakat bu kararları verirken çok yönlü düşünülmesi, uzmana
danışılması ve dikkatli karar verilmesi göz ardı edilmemelidir.
Yorumlar
Yorum Gönder